CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel, Habertürk’te Mehmet Akif Ersoy’un sunduğu ana haber bültenine katıldı. Bir saatlik yayına davet edilen Özel’in programı 34’üncü dakikada kesildi. Özel, yayının kesilmesine “Ne atak geldi merak ediyorum. Size bir şey demiyorum. Biz başlarken 50 dakika deyip, 34’üncü dakikada 3 dakika kaldı, denilince ondan rahatsız oldum” dedi. Yayına Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Erdoğan’ın katıldığı Konya’daki açılış merasimiyle devam edildi.
Yayında Kılıçdaroğlu’nun dark web savlarını da anlatan Özel, “Birtakım hazırlıklar var. Birtakım derin ve kirli internet üzerinde düzmece ses kayıtları üretilmesi. Dark web sitelerinden servisiyle ilgili devlet memuru ciddiyetinde olması gereken bireylerin dünyanın bir grup dark web insanlarıyla pazarlıklar yürüttüğü ihbarını aldık. Onun için sınır çizdik. Birtakım montajlar, geçersiz ses kayıtları iddiaları” dedi.
Özel’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
Kutuplaşma yerine kardeşleştirmenin, barıştırmanın hâkim olacağı bir Türkiye’yi vaat ediyoruz. Olağanda evvelce iftar yemeklerinde siyasetçiler siyaset yapmaktan ar ederdi. Evvelce merhum Demirel’in, Özal’ın memur sendikasına gittiğinde elbette gönüllere dokunur fakat katı siyaset yapılmaz. Dün gitmiş devletin memurunu karşısına almış. 1999 zelzelesini gördük diyor. Kim vardı diyor. Bugünkü CHP vardı diyor. 99’da sarsıntıda MHP, DSP, ANAP vardı. Bugün MHP en baş ortağı. DSP’liler isyan ediyor ancak genel liderleri orada. Senin iktidar ortakların vardı. Bir laf ediyorsan Devlet Bahçeli’ye ediyorsun. Biz 1999’da CHP olarak yapılan genel seçimlerde 9.7 ile baraj altında kalıştık. Biz yenilenmenin ve yine Meclis’e gelmek için uğraş sarf ediyorduk. Diyorlar ki, ‘Bunlar Abdullah Öcalan’ı özgür bırakacaklarmış’ diyor. Biz duralım, direktörümüz bir CHP’linin bunu söylediği görüntüyü söylesin, yayını da bırakıyorum, siyaseti de. Ülkenin Cumhurbaşkanı bu türlü bir palavraya niçin sarılır; çaresizlikten.
“HDP BİZİM RAKİBİMİZ, YARIŞIYORUZ”
Adalet ve Kalkınma Partisi iki sefer Meclis’e kabahat işlemek için aktif pişmanlık kararlarının terör örgütünün kurucusu; bakın kurucuları bile demiyor, teklif getirmiş. O vakit bizler buna karşı çıkmışız. Manisa’da Salihli Mansur Yavaş’ı, Akhisar Ekrem İmamoğlu’nu görmek istedi. Hangi çağdayız? Evvelden şu oluyormuş. Derlerdi ki, “Filanca siyasetçi üç cuma namazını üç farklı yerde kılıyormuş”. Artık o denli bir çağda değiliz. Sen Van’da da söylesen, Manisa’da da söylesen, Konya’da, Sinop’ta da söylesen dünyanın rastgele bir yerinde bir kullanıcı saniyeler sonra haberdar oluyor artık. Biz Cumhur İttifakı’nın yaptığı yanılgıyı yapmayacağız. PKK öteki bir şey, Kürt seçmen öbür bir şey, HDP öbür bir şey. HDP halktan oy talep eden parti; bizim rakibimiz. Başka partilerimiz. Biz HDP ile 100 metrede yarışamam, milletvekilliğinde yarışırım. HÜDA PAR ile AK Parti’den farklı olarak bizde HDP’nin bildirdiği isimler listelerimizde yok. Listelerimiz ortada. HDP ile yarışıyoruz biz. Tıpkı gün bir seçim daha yapılıyor. O seçim Cumhurbaşkanlığı seçimi. Orada HDP yüzde 51 alacak olsaydı aday çıkarırdı.
“ERDOĞAN’A HELAL OLAN BİZE HARAM MI?”
Yarın HDP karar versin, Kürt seçmen karar versin, Tayyip Erdoğan desin. Baş tacı ederler. Recep Tayyip Erdoğan’a helal olan hiçbir lokma bize haram değil. Sen herkesten oy alabilirsin, biz oy olarsak dönüp bize terörist diyeceksin. Bunların hepsini reddediyoruz. Bir iktidar seçim yoluyla geliyorsa, sonra da yapılacak seçimleri kaybettiğinde bunun siyasi darbe olduğunu söylüyorsa kendisi darbedir. Gelirken sandıkla geleceksin. Sandıkla kaybetme ihtimali olduğunda beka sorusunu, ulusal güvenlik sorunu olacak. Seni anan baban ulusal güvenliğin temsili olarak mı doğurdu kardeşim? Sen ülkeyi uygun yönetim ediyorsan kalırsın. 1950’de 14 Mayıs’ta İsmet Paşa, ordu buyruğunda, devlet buyruğunda. İsmet Paşa ‘Benim en büyük yenilgim fakat demokrasimizin zaferi’ dedi. O vakit Süleyman Soylu, Mehmet Uçum, Tayyip Erdoğan olsaymış ‘milli güvenlik sorunu veremeyiz iktidarı’ deselerde bu millet alınlarını karışlar. İstanbul seçimlerinde 13 bin oyla verecek değiliz dediler de 800 bin oya ben mi çıkardım. Mehmet Uçum dün akşam silinmez kalemle bir eksi aldı demokratlıkta.
“İSTANBUL SEÇMENİNE HAZIRLATMA YAPIYORUZ”
İstanbul üzere metropol olsa da iki cumhurbaşkanı adayı var. O kentin ulaşımına, toplumsal alanlarına tıpkı anda yük olmasını gerçek bulmadık. Manisa’da Recep Tayyip Erdoğan’ın mitingi varsa biz orada nezaketen çalışmayız. Bunu yapmak lazım. İstanbul’da da daima birlikte bunu yapmayalım dedik. İkincisi olmaz olmaz da, iki taraf bir vapurda, metrobüste karşılaşır, tatsızlık olur, biz istemiyoruz o denli şeyi. İstanbul’un seçimlerini iptal ettirdikleri gün İstanbul seçmenine bir hatırlatma yapıyouz, işte yeniden önünüze sandık geldi diyoruz. 14 Mayıs günü hakeme gidiyoruz. Hakem sayacak, bitti gitti.
KILIÇDAROĞLU’NUN DARK WEB İDDİASI
Birtakım hazırlıklar var. Birtakım derin ve kirli internet üzerinde geçersiz ses kayıtları üretilmesi. Dark web sitelerinden servisiyle ilgili devlet memuru ciddiyetinde olması gereken bireylerin dünyanın bir kadro dark web insanlarıyla pazarlıklar yürüttüğü ihbarını aldık. Onun için sınır çizdik. Birtakım montajlar, düzmece ses kayıtları argümanları. Süleyman Soylu geçen seçimlerde, ondan evvelki seçimlerde polislere sandık başında hangi partinin kaç oy aldığının bilgisini istedi. Görevlendirilecek polislerin sandık başından aplikasyona gireceği ve göndereceği program yaptırmış. Muharrem Erkek’in de itirazı bu. Daha evvel telsiz marifetiyle sonuç bildirdiler. Biz seçim güvenliğiyle ilgili olabilecek her hazırlığı yaptık. Seçim güvenliği açısından hazırız. Muhtemel gelişmeye karşı teyakkuz durumundayız. Burada bir telaşa gerek yok. Süleyman Soylu’nun vereceği yanıtı ben de merak ediyorum.
“CHP, DİYANET’İ KURDURAN PARTİDİR”
CHP Diyanet İşleri’ni kurmuş partidir. CHP’nin yönettiği ülkede Diyanet’i kapatmak kimsenin aklından geçemez. Diyanet’in adil yapıya kavuşturulması doğrudur. Diyanet’te çalışan işçi özlük hakları açısından ne gireye gidecektir ne de hizmetler geriye gidecektir.
“UZAY MERKEZİ OLMASININ KİME NE ZİYANI VAR?”
Biz TEKNOFEST’lere gidiyorduk. TEKNOFEST’ler Eylül ayında yapılıyordu. Artık seçimin çabucak öncesine koydular. Siyasallaştırdılar. Biz orada gidip de kutuplaştırılmış siyasi iklimde bir öbür durum olmasın diye gittik. Bahçeşehir Koleji TEKNOFEST’te ödül aldı, birinci ziyarete biz gittik. Samsun’da genel liderimiz TEKNOFEST’i kurdu. Atatürk Havalimanı’nın isminin kaldırılmasından rahatsızız. Uçuşlara açık kalacağını söyledi genel liderimiz. Kime ne ziyanı var. Uzay merkezi olmasının kime ne ziyanı var? Bunu bir müjde olarak neden kabul etmiyorlar? Orada TEKNOFEST’te olacak. 2 Türk’ün ‘gelip burada çalışırız’ demek öteki bir şey, ABD’li şirket demek öbür bir şey. Biz Amerika’da AK Parti’nin Türkiye’de tutamadığı, örneğin Biontech’in mucitleri Türkiye’de çalışıyor olsalardı, bütün dünyaya Covid aşısının memnunluğunu gururunu biz yaşardık.
“BEN TOGG’A SAHİP ÇIKMAK İSTİYORUM”
Orayı hal yapacak desek inanırım, orayı uzay merkezi yapacağız diyoruz. TEKNOFEST’i burada yapmayacağız demiyoruz ki. Biz burayı üniversite, yüzme havuzu yapacağız desek anlarım. Milletin vekillerine bir Togg bırak dedik. Ben Togg’a sahip çıkmak istiyorum. Uçak gemisi makûs olabilir mi? Bunların hepsinin açılışı bir seçime 20 gün kala yapılabilir mi? Ben CHP’nin resmi ağzı olarak söylüyorum hepsiyle gurur duyuyoruz. Bizim devrimizde fazlası olur eksiği olmaz diyorum. 15 Mayıs günü Togg da, Akıncı da sahiden milletin malı olacak.”
Yorumlar kapalı.