Karar muharriri Ahmet Taşgetiren, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) en çok başvuran 2. ülke olduğumuza işaret ederek, “AİHM’de verilen kararlardan yüzde 88’ini uyguladığımıza nazaran, bu evraklarda gerçek yargılama gerçekleşmediğini kabul etmiş olmaktayız.” dedi.
Türkiye’de ‘yargının siyasallaşma’ sorunu olduğunu tabir eden Taşgetiren, “Beraat eden evraklardan ağırlaştırılmış müebbet çıkaracak kadar acayipleşmiş bir dava süreci ile karşı karşıyayız.
Yargıtay 3.’üncü Dairesi Osman Kavala’ya alt mahkemece verilen, ağırlaştırılmış müebbet mahpus, Mine Özerden, Çiğdem Mater, Can Atalay ve Tayfun Kahraman’a 18’er yıl mahpus cezalarını onayladı.
Bu, daha evvel AYM ve AİHM tarafından verilen kararları kabul etmiyoruz manasına geliyor.
Bu karar, Cumhurbaşkanı’nın ve onun talimatını önemseyen siyasetçilerin açıktan Kavala’yı ve Seyahat sanıklarını maksat gösteren konuşmalarına ahenk arz ediyor. Gaye göstermek, başlı başına bir hukuksuzluk. Sıfatınız ne olursa olsun yargılamayı etkileyecek bir davranışta bulunamazsınız.” tabirlerini kullandı.
Yorumlar kapalı.