Devrimci Emekçi sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Lideri Arzu Çerkezoğlu, minimum fiyatın revize edilmesine ait “Türkiye iktisadının büyüdüğü söyleniyor; yalnızca taban fiyat değil, bütün fiyatlar bu büyümeden hissesini almak zorundadır. Emeğin ulusal gelirden aldığı hisse, cumhuriyet tarihinin en düşük seviyelerine geldi” tabirlerini kullandı.
Sözcü Televizyonu’nda Can Coşkun‘un sunduğu “Gündem Masası” programına bağlanan Çerkezoğlu, güncellenmesi beklenen minimum fiyata ait açıklamalar yaptı.
“TÜİK’in paylaştığı ve gerçeklikle ilgisi olmayan enflasyon sayıları dikkate alınmamalı”
Çerkezoğlu, minimum fiyatın Türkiye’de ortalama bir fiyat haline geldiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Asgari fiyat, dünyanın her tarafında sembolik bir fiyattır. Bu fiyatı dolara endekslemek gerçek bir yaklaşım değil; dolar yerinde saymıyor. Minimum fiyatın belirlenmesindeki en kıymetli öge alım gücüdür. Minimum fiyat, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) paylaştığı ve gerçeklikle ilgisi olmayan, baskılanmış enflasyon sayıları üzerinden değil, gerçek enflasyon sayıları üzerinden hesaplanmalı.“
“Emeğin ulusal gelirden aldığı hisse, cumhuriyet tarihinin en düşük seviyelerine geldi”
Asgari fiyatın, memleketler arası dokümanlara ters biçimde tek bir personel üzerinden hesaplandığını belirten Çerkezoğlu, şu sözleri kullandı:
“Türkiye iktisadının büyüdüğü söyleniyor; yalnızca minimum fiyat değil, bütün fiyatlar bu büyümeden hissesini almak zorundadır. Bu bu türlü olmadığı için, sistematik biçimde, emekli aylıklarından minimum fiyata kadar hepsi geriledi. Hasebiyle, emeğin ulusal gelirden aldığı hisse, cumhuriyet tarihinin en düşük seviyelerine geldi. Mevcut taban fiyat, 4 kişilik bir ailenin yalnızca besin harcaması olan açlık hududunun dahi altında. Açlık hududu 10 bin lirayı geçti, yoksulluk hududu 33 bin lirayı geçti. Hasebiyle bir meskende, en azından iki kişi çalıştığı vakit yoksulluk hududu kadar gelir girebilmelidir.”
“Türkiye, bir minimum ücretliler toplumu olmaktan kurtarılmalıdır”
Avrupa Birliği ülkelerindeki ücretlilerin yalnızca yüzde 4’ünün taban fiyat aldığını söz eden Çerkezoğlu, şunları söyledi:
“Asgari fiyatın husus olmaktan çıkarılmasının yolu, sendikalaşmanın ve sendikal hakların kullanımının önündeki manilerin kalkmasından geçiyor. Minimum fiyat yerine, toplu kontrat yapılmalı. Bu bir süreç alacaktır, ama daha süratli yapılabilecek bir öbür şey, teşmil sistemiyle, yani imzalanan toplu iş kontratlarının, o iş kolundaki öteki emekçilere de maddedeki ismiyle teşmil(uyarlanarak) edilerek bir fiyat siyaseti oluşturulabilir. Böylelikle de taban fiyat, hakikaten sembolik bir fiyat haline gelebilir.“
Yorumlar kapalı.