CHP Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya, 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimiyle ilgili “Bu seçimleri kazanacağız. Bu seçimleri üç aşağı beş üst başımda yaptığım hesapla yüzde 61 ile kazanacağız. İçime o denli doğdu. Hem plakamızı hem de tarih yazacağız” dedi.
CHP’li Kaya, CHP Trabzon Vilayet Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi. CHP Vilayet Lideri Nurcan Aşçı Demiröz, Ortahisar İlçe Lideri Fatih Suat Oyman ile partililerin de katıldığı basın toplantısında Kaya, gündemdeki mevzulara ait değerlendirmelerde bulundu. Kaya, şöyle konuştu:
“6 Şubat’ta ülkemiz çok ağır yıkımla karşı karşıya kaldı. O gün sabah Genel Merkezimin talimatı ile yollara düştük. Ben de müşahedelerimi ve fikirlerimi sizlerle paylaşacağım. Sonrasında vilayetimizi ziyaret eden depremzedelerle ilgili görüşmelerimizi, üniversitemizin kapalı olmasından ötürü oluşan mağduriyeti konuşacağız. Depremin birinci gününden itibaren Maraş’taydım. Kardeş şehirleriz. Sarsıntı haberini alır almaz, tahminen onun yarattığı hissiyatla çabucak Maraş’a hakikat yola çıktık. Sizler televizyondan izlediniz. Bizler de birinci tesirlerini televizyondan gördük lakin inanın gittiğimde hayatımda bu türlü görünüm ile karşılaşmadım. Öyle şeylere şahit olduk, o denli şeyler yaşadık ki, biz etten kemikten insanız, kendimi sinema setinde üzere düşündüm. Her taraf yıkılmış, her tarafta cesetler, feryat eden beşerler. Allah bir daha bu çeşit felaketi memleketimize yaşatmasın. Gerçekten çok büyük afet. Tartışmasız, bu türlü. Bu boyutu bir yana. Bunu kimse göz gerisi etmemeli, küçümsememeli lakin bütün dünyada bu ve buna emsal afetler olmuyor değil. Alınan önlem, yapılan işlerle bu afetlerin verdiği hasar azaltılabiliyor.”
“İnsanlarımız çaresizlik içinde”
Depremzede bir vatandaşla konuştuğunu belirten Kaya, konuşmaları şöyle aktardı:
“Ben şahsen şahit oldum. Zelzele sonrasında, bir baba ile konuştum. Bana, yaşadığım süreçteki en bariz örneklerden biri olduğu için onu anlatacağım. Adam yaşadığına pişmandı. Biraz sohbet ettik. Tanıştık, ‘Vekilim’ dedi. ‘Ben başım ağrısa reis yanımda diye düşünen adamdım. Hatta kahvede arkadaşlarla sohbet ederken böbürlene böbürlene bunu anlatıyordum’ dedi. ‘Ama Allah o denli bir felaket verdi ki, konutum başıma yıkıldı, eşim, oğlum, kızım, babam enkaz altında kaldı. 3 gün boyunca feryat ettim. Hiç kimse sesimi duymadı. Ben enkazdan çıktım, lakin keşke çıkmasaydım’. O soğuk, buz üzere havada yazgılarıyla baş başa bırakıldı. Kimse bana öykü anlatamaz. Televizyonlardaki görünümlerin birçoğu kıssa. Birçok ceset, o enkazların altından sapa sağlam çıktı donarak ölmüşlerdi zira. Bu devlet hepimizin ancak o ağabeyimizin dediği üzere güç günümüzde yanımızda olması gereken devletimizin Kızılay’ı, AFAD’ı birçok yetkili ve organı orada yoktu. İnsanlarımız çaresizlik içinde, feryat ede ede öldüler.”
“Trabzon’da toplam 17 bin 547 konuk var”
Trabzon’umuza da en son 17 bin 547 depremzede konuğumuz var. Depremzedelerimizi biliyorsunuz, Trabzonlular ve Türk milleti konukseverdir. Başımızın üstünde yeri var, en hoş halde ağırlıyoruz. Dün depremzedelerimizin kaldığı yurda gittik. Buradan yurt müdürüne ve işçisine teşekkür ediyorum. Depremzedelerle konuştuk. ‘Vekilim Trabzon’a birinci kere geldik. Trabzon insanı ne kadar hoş yürekliymiş, bizi bağrına bastı. Trabzon bizim ikinci vatanımız oldu’ dedi. Konaklama durumuna baktım. Depremzedelerimizin 3 – 4 gün öncesinde 1257- 1300’ü yurtlarımızda konuk ediliyordu. Onun dışında mesken tutmuşlar, konuk meskenlerinde, apartlarda konuk ediliyorlar. Dün 2551’inin yurtlarda konuk edildiğini gördük. Bir konuğumuz, ‘Ben vicdan azabı duyuyorum. Vekilim, bizim yüzümüzden öğrenci çocuklarımız okullarına gidemiyor. Ben onun da vebalini taşıyorum. Biz burada olmasak, diğer yerde kalsak, öğrencilerimiz okullarına devam edecek. Bunun sebebi biz miyiz’ dedi. 14 bin 666 kişilik yurtlarımızın yüzde 83’ü boş. Hal bu türlü olunca, o depremzedemizin söylediğinden yola çıkarak biz üniversitelerimizi açmalıyız. Lütfen yine kıymetlendirme yapın, süratlice üniversitelerimizi açın. Çocuklarımızı üniversiteler ve yurtlarıyla buluşturun. Yurtlardaki birçok öğrencimizin, eşyaları ivedilikle torbalara ve çuvallara konularak kapı önüne koyuldu. Çok büyük kaoslar, mağduriyetler yaşadı. Birçok veli beni aradı. Öğrencilerimiz mağduriyet yaşadı. Trabzon bir üniversite kenti. Bu kentte birçok esnafımız var. Her meslekten, binlerce insan üniversitenin açık olmasıyla ekmek yiyor. O konuklarımızı diğer yerde ağırlayabiliriz. Zati az ölçüde yurtlarda konuğumuz var ancak ne olur üniversitelerimizi açalım.”
“AKP demek kentsel dönüşüm mağdurları demektir”
Deprem sonrasında yandaş medyada iktidarın hiç kabahati yokmuş, bütün kusur muhalefetteymiş üzere algı yaratıldığını kaydeden Kaya, “Kentsel dönüşüme karşı çıkılmasa bu olmazdı dediler. Bundan ben de nasibimi aldım. Ben demişim ki; ‘AKP demek kentsel dönüşüm mağdurları demektir’ sözümden beni hatalı yaptılar. Yanı başımızda Çömlekçi var. 2009 yılında bu kentin insanına Çömlekçi kentsel dönüşüm kelamı verildi. 15 yılda bir arpa uzunluğu yol aldık. Bende 2018 yılında çömlekçiyi kastederek bunları söyledim. Oradaki hak sahipleri büyük mağduriyet yaşadı. Buna ait konuştum. Vatandaşı mağdur etmeyin vatandaşın hakkını verin dedim. Ben çömlekçiyi dedim onlar Maraş’ı göstererek olayı çarpıttı.”
14 Mayıs’ta yapılacak seçimleri de pahalandıran Kaya, “Bu seçimleri kazanacağız. Bu seçimleri üç aşağı beş üst başımda yaptığım hesapla yüzde 61 ile kazanacağız. İçime o denli doğdu. Hem plakamızı hem de tarih yazacağız” dedi.
Yorumlar kapalı.