Berlin’in Güvenlik Stratejisi belgesi: ‘Rusya en büyük tehdit, Çin çıkarlarımıza aykırı davranıyor’

Olaf Scholz’un başbakanlığındaki Toplumsal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller, Hür Demokrat Parti (FDP) koalisyon hükümeti, Almanya’nın birinci Ulusal Güvenlik Stratejisi dokümanını yayımladı.

Dışişleri Bakanlığı’nın hazırladığı yaklaşık 50 sayfalık belgeyi, üçlü hükümetin Scholz dahil ağır topları, göğüsleri gururdan kabarmış, yüzlerinde gülücükler açan halde basın toplantısı düzenleyerek tanıttı.

‘Barış ve güvenliğe yönelik en büyük tehdit’

Almanya Ulusal Güvenlik Stratejisi, Rusya’yı ‘en büyük tehdit’ olarak takdim etti:

‘Avrupa barış sisteminde dönüm noktası’

Rusya’nın Ukrayna özel harekatı da “Avrupa barış nizamında bir dönüm noktası oluşturarak Almanya ve NATO müttefiklerinin güvenliğini direkt tehdit ediyor” diye tasvir edildi.

‘Biz Rusya ile düşmanlık yahut çatışma peşinde değiliz’

NATO’nun daima Moskova’yı hasımlaştıran stratejiler yürürlüğe sokarak yeni üyeler, silahlanma, tatbikatlarla Rusya’nın tabanına girmesine karşın “Ne Almanya ne de NATO, Rusya ile düşmanlık yahut çatışma peşinde” savında bulunan evrakta, “Ancak ittifakta bizim ve müttefiklerimizin egemenliğini ve özgürlüğünü müdafaaya her vakit hazır ve muktediriz” sözüne yer verildi.

ABD’nin Avrupa’daki nükleer silahlarına destek

ABD’nin Almanya üzere kimi NATO ülkelerini devasa stratejik nükleer silah cephaneliğini konuşlandırma üssü olarak kullanmasına ve Ukrayna’daki vekalet savaşını nükleer savaşa çevirebilecek provokatif adımlar atmasına karşın, Alman hükümeti şöyle dedi:

‘NATO-Rusya bağlantısı olmalı’

NATO ile Rusya ortasındaki irtibat kanallarının korunmasını dayanak beyanı es geçilmedi: “Federal Hükümet, NATO-Rusya münasebetlerinde muteber siyasi ve askeri irtibat kanallarının sürdürülmesi de dahil olmak üzere, risklerin azaltılması ve öngörülebilirliğin sağlanmasından yanadır. Bunun için koşullar varsa, karşılıklı şeffaf önlemlere açığız.”

Almanya’nın ‘AGİT’in himayesinde askeri alanda pratik silah denetim araçları ve itimat artırıcı tedbirlerine desteği’ de beyan edildi.

GSYİH’den yüzde 2 NATO’ya

NATO’nun üye ülkelerin en kısa müddette GSYİH’nin taban yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırması gayesi kapsamında Almanya’nın çok yıllı ortalamada NATO yetenek maksatlarına GSYİH’sinden yüzde 2 katkı açıklandı.

‘Çin bizim için hem ortak hem sistematik rakip’

Belgede ‘ortak, rakip ve sistemik rakip’ diye nitelenen Çin, ‘küresel nizamı tekrar şekillendirmek hedefiyle tekraren Avrupa’nın çıkarlarına karşı hareket etmekle’ suçlandı:

Dünyanın ikinci büyük iktisadına ‘bölgesel istikrar ve milletlerarası güvenliği giderek fazlalaşan bir baskı altına alma’, ‘insan haklarını hiçe sayma’, ‘siyasi maksatlara ulaşmak için nüfuzunu kullanma’ üzere suçlamalar ihmal edilmedi.

‘Çin olmadan global meseleleri çözemeyiz’

Ancak ‘Almanya için Entegre Güvenlik’ bakımından Çin’in Almanya’nın ‘hem rakibi hem de ortağı olduğu ve onsuz en acil global problemlerin birçoklarının çözülemeyeceği’ belirtilerek eklendi:

Merakla beklenen strateji dokümanının yayımlanması, Çin Başbakanı Li Qiang’ın Berlin ziyaretnden birkaç gün öncesine denk geldi.

Göç ve iklim de ulusal güvenlik meselesi

Belgede klasik güvenlik konseptleri dışında göç ve iklim de ulusal güvenlik konusu olarak belirlendi. Göçmenlerin menşe ülkeleriyle yapılan muahedeler, ulusal güvenlik sorunu olarak tanımlandı.

‘Silahlanmamızı gerektiren bir dönüm noktası’

Basın toplantısında, Scholz, Ukrayna’daki çatışmanın, ‘Almanya’nın savunmasını temelden değiştirmesini ve ordusunu buna nazaran silahlandırmasını gerekli kılan bir dönüm noktası olduğunu’ savunarak şöyle konuştu:

Scholz: Çin feda edilemeyecek kadar önemli

Belgenin Pekin’e ne bildiri verdiği sorusuna, Scholz, şu cevabı verdi:

Baerbock’tan Çin’le iş yapan Alman ihracat devlerine gözdağı

Batı, Tayvan’da Çin’i provoke edecek aksiyonlarını ve Pekin’in Ukrayna’ya karşı Rusya’yı desteklediği tezlerini tırmandırarak Asya devine yönelik kuşatmasını artırırken, savaş kışkırtıcısı çizgideki Yeşiller’den Dışişleri Bakanı Baerbock, dünyanın ikinci büyük ekonomisindeki işlerini kaybetmek istemeyen Alman ihracat devlerine gözdağı verdi:

Baerbock, kelamlarının infial yaratmaması için ‘her iki tarafın üzerinde anlaşabileceği alanlarda Pekin ile işbirliğini artırmanın önemini’ dile getirdi.

Alman şirketleriyle alay eder üzere iklim için işbirliği

Alman Dışişleri Bakanı, dünyanın ısınmayı 1.5 dereceyle sınırlamayı başarması için Asya devinin işbirliğinin çok değerli olduğu iklim sorununu öne çıkardı: