Fuara Rusya’dan çok sayıda sanatkarın katılacağını lisana getiren Aygül, “Onur konuğu ülkemiz Rusya. Bu sene 700 metrekare iştirakle, 60’a yakın sanatçı Rusya’dan katılıyor. 7 Rus yazar-düşünür Rusya’dan geldi. 225. yaşında Puşkin ve Nazım Hikmet ile ilgili bir sempozyum gerçekleştirecekler. Rusya’dan gelen bir orkestramız da hem birinci akşam hem ikinci akşam bizlerle olacak” dedi.
‘Tema: Bilim ve sanatla iyileşeceğiz’
Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve 11 ili tesiri altına alan deprem sonrasında fuarı düzenleyip düzenlememek konusunda kararsız kaldıklarını belirten Aygül, bir karar süreci sonrası fuarın temasını ‘bilim ve sanatla iyileşeceğiz’ olarak belirleyerek hayata geçirmeye karar verdiklerini kaydetti. Fuara deprem bölgesinden de sanatkarların geleceğini belirten Aygül, şöyle devam etti:
“Geçen yıl 54 bin ziyaretçi ağırlamıştık. Bu sene bir o kadar ziyaretçi ağırlayabileceğimizi düşünüyoruz. Birinci başlarda biz de fuarı yapıp yapmamakta çok telaşlıydık. Zira binlerce vatandaşımız ölmüş, binlerce vatandaşımız yaralı. Ancak 1 ay sonra olduğu için; fuarlar da tarihlerini, yerlerini şaşarlarsa pahalarını kaybederler. Çok düşündük fakat hayat devam ediyor, onlara da bir nefes olur mu diye fuarı yapmaya karar verdik. Teması bilim ve sanatla iyileşeceğiz. 11 zelzele kentinden gelen sanatkarlarımız var. Onların stantları, söyleşileri var. Onları da Ankara’da ağırlamaktan onur duyuyoruz. Zira nitekim bu kasvetli havanın hem ekonomik hem afet hem siyasi kriz biraz daha aşılması gerekiyor. Zira hayat devam ettiği sürece insanların ruhsal, toplumsal de güzelleşmeye gereksinimleri var. Münasebetiyle bu fuarı gerçekleştirmeye son 10 günde karar verdik. Umarım herkesin keyifle izleyebileceği başarılı bir fuar olur.”
’42 ülkeden bin 500 sanatçı katılacak’
Fuarın iştirakçileri, müddeti ve içeriğiyle ilgili ayrıntıları paylaşan Aygül, şunları söyledi:
“11 ülkeden galeriler var. 42 ülkeden 150 galerinin çatısı altında 1500 sanatkarımız var. Fuarımız 8’inde davetlilere özel açılış gerçekleştirerek başlayacak ancak 12 Mart Pazar akşamına kadar saat 10:00 -20:00 saatleri ortasında fuarımız ziyarete açık. Resim, heykel, seramik bunlar vazgeçilmezlerimiz fakat dijital arka var. Projeler var. Bilhassa 8 Mart’a geldiği için 5-6 tane bayanlarla ilgili projeler var. Enstalasyonlar, performanslar var. Fuarımızı tahminen öbür fuarlardan ayıran değerli özelliklerinden bir tanesi de 20 civarında söyleşimiz var. Bunun dışında cumhuriyetimizin 100. Yılında Türkiye’de sanat, sanatın meseleleri, sanat akımları, birçok mevzuda; dijital arttan NFT’ye kadar hepsinin tartışılacağı söyleşiler, performanslar gerçekleşecek.”
‘Fuarda Aşık Veysel standı de olacak’
Sergide Aşık Veysel’e de yer ayrıldığını kaydeden Aygül, kelamlarına şöyle devam etti:
“Aşık Veysel’in fotoğraflarını çeken ustalar; Yaşar Kemal’den Fikret Otyam’a kadar, o fotoğraflarla bir stant açılıyor ikinci katta. Orjinal, imzalı fotoğraflar. Bir heykelini de koyuyoruz standa. Vakit zaman da Aşık Veysel’den kesimler söyleyecek arkadaşlar sazla birlikte. Aşık Veysel’in torunu ve eşi hazırladı. Sanayi Odası ve Ankara Ticaret Odası da onun çok hoş İngilizce ve Türkçe kitaplarını bastılar. Münasebetiyle gelecek olan yabancı misyona o kitaplardan armağan edecekler. Görme engelliler için bir de katalog hazırladılar. Onu da orada bir imza günü ile dağıtacaklar.”
‘Ankara memleketler arası bienale hazır’
Ankara’nın geçmişte bir bienale konut sahipliği yaptığını; ama alt yapı yetersizliği sebebi ile devam edilemediğini bildiren Aygül, artık alt yapının kâfi olduğunu söz etti. Aygül, birinci amaçlarının de komşu ve etraf ülkelerin katıldığı bir fuar gerçekleştirmek olduğunu açıkladı:
“Ankara’da sanat piyasalarının oluşması, bu türlü bir fuarın milletlerarası boyuta gelmesi doğal ki sanatkarlarla, galerilerle paralel yürütebilecek bir faaliyet. Lakin bunun süratli bir biçimde oluştuğunu görüyoruz. Zira Ankara cumhuriyetin başşehri olur olmaz 1926 yılında Mustafa Kemal’in talimatıyla eğitim enstitüsü-resim kısmı kurulmuş. Sanat eğitimcisi yetiştirilmek üzere öğrenciler yurt dışına gönderilmiş. 30’lu yıllardan itibaren okul mezun vermeye başlamış. Mustafa Kemal bugün opera binası olarak bildiğimiz yeri stant meskeni olarak yaptırtmış. Ankara 87 yılında bir bienale konut sahipliği yaptı ki Türkiye’nin birinci bienalidir. Lakin devam ettiremedi. Zira onun alt yapısı yoktu. Lakin bugün Ankara bugün milletlerarası bir bienale hazır. Bakanlıkla, üniversitelerle, Sivil Toplum Örgütleriyle, galerilerle, sanatçılarla, alt yapı olarak ziyaretçi ve koleksiyonerle bu türlü bir şeye hazır. Ankara nitekim uluslararası bir fuarı hak ediyor. Bizim birinci amacımız 10. Yılımızda büsbütün komşu ve etraf ülkelerimizin katıldığı büyük bir fuar gerçekleştirmek.”
‘Türkiye komşu ülkelerle birlikte kalkınmalı’
Komşu ülkelerle iş birliğinin ehemmiyetine dikkat çeken Aygül, konuşmasını şöyle tamamladı:
“İran, Irak, Suriye, Türkiye diye bakarsak bu dörtlünün ekonomik olarak birlikte uğraş göstermeleri bu bölgenin refahını artıracaktır, burada barışı getirecektir, burada farklı süreçleri yaşama sokacaktır, bu ülkelerle birlikte adım atarak birçoklarında olmayan demokrasiler tekrar kazanılacaktır. Fakat alışılmış buna maalesef imkan olmadı. Bugün bizim Güney komşularımızda dünya enerji rezervlerinin yüzde 22’si var. Bu çok değerli ve pahalı. Bütün dünya buraya focus yapıyor. Bizim Türki Cumhuriyetler farklı alanımız. Buralarda çok önemli potansiyelleri var Türkiye’nin. Rusya var. İstiyoruz ki bu bölgede karşılıklı kahveler içilsin, iş birlikleri konuşulsun.”
Yorumlar kapalı.