Bolu Belediye Lideri Tanju Özcan, partisi tarafından 2’nci kere ‘kesin ihraç’ talebiyle yüksek disiplin heyetine sevk edildi.
Özcan, 3 Temmuz´da ‘Değişim ve Adalet’ yürüyüşü başlatacağını açıkladı. Özcan, “13 yıldır bu basiretsiz, maharetsiz, işine gelince milliyetçi, işine gelince muhafazakar, işine gelince liberal olan, tek adam rejimine son veremediği halde koltuktan kalkmak istemeyen Kemal Kılıçdaroğlu´nu, Atatürk´ün koltuğundan kaldırmak için yürüyorum” dedi.
Bolu Belediye Lideri Tanju Özcan, geçen yıl belediye meclisi toplantısında el kaldıran AK Parti’li Hacer Çınar’a, ‘Bana niçin el sallıyorsunuz? Ben evli barklı adamım ayıp oluyor’ sözleri ve kendisine yönelik protestolar sırasında makam odasının penceresine çıkıp dans ederek karşılık vermesi nedeniyle CHP tarafından 1 yıl mühletle partiden süreksiz çıkarma cezası almıştı.
Geçici ihraç müddeti dolan Tanju Özcan, 10 gün evvel CHP´ye geri döndü. Tanju Özcan, partiye dönüşünün akabinde CHP önderi Kemal Kılıçdaroğlu´na `değişim´ daveti yaptı.
CHP Genel Lider Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, dün MYK toplantısının akabinde Bolu Belediye Lideri Tanju Özcan’ın, toplumsal medya paylaşımlarının parti tüzüğünün ilgili unsurlarına karşıt olduğu gerekçesiyle kesin ihraç talebiyle yüksek disiplin şurasına sevk edildiğini açıkladı.
Özcan, 2’nci sefer partisi tarafından Yüksek Disiplin Heyeti’ne sevk edileceğinin açıklanmasının akabinde, 3 Temmuz’da ‘Değişim ve Adalet’ yürüyüşü başlatacağını belirtip, Bolu’dan, Ankara’daki CHP Genel Merkezi’ne yürüyeceğini açıkladı. Lider Özcan, yürüyüşünün münasebetleriyle ilgili bilgi vermek üzere basın toplantısı düzenledi. Özcan, Bolu Belediyesi toplantı salonunda gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Disipline sevk edilmesinin kesin sebebinin açıklanmadığını belirten Lider Özcan, “Sosyal medya paylaşımlarım ve kimi yerlerde konuşmalarımla ilgili ihracım isteniyor. Hangi tarihli konuşma bu, hangi tarihli paylaşım? Ben bunu öğrenmek istiyorum. Zira yok. Toplumsal medyama baktım, paylaşımım var birçok hususta. Ancak Ben Hemşireler Günü´nü kutlayan paylaşımımdan ötürü mı Yüksek Disiplin Kurulu´na verildim, değişim istiyorum dediğim için mi? Bu bile muhakkak değil. Kendimi Ergenekon, Balyoz sanıklarından daha makûs durumda hissediyorum. Onlara en azından uyduruk da olsa bir suçlama yöneltilmişti. Bana yöneltilen suçlama ne, Tıp Bayramı´nı kutlamak mı? Şehit olan askerimize taziye dileklerimizi iletmem mi? Hangi paylaşımımdan ötürü yargılanıyorum ben” dedi.
Gerçekleştirmeyi planladığı yürüyüşün sebeplerini açıklayan Özcan, “Değişim ve adalet temalı yürüyüşümüzden ne bekliyoruz. Bir, partimizin fabrika ayarlarına dönmeye çalışıyoruz yürüyerek. Kuruluş ideolojisine dönülmesini önermek, sağlamak için bu yürüyüşü başlatıyorum. İki, bu yürüyüşü hakkı yenen parti üyeleri için yapıyorum. Birçok alanda hakkı yenen. Hiçbir bahiste fikri sorulmayan lakin her kaybedilen seçimde sorumlu tutulan vilayet ve ilçe liderlerinin hakkını savunmak için yürüyorum. Yağmurda, çamurda, gece gündüz demeden çalışan, hiçbir maksadı başarılı olmaktan öbür olmayan, koltuk sevdası olmayan partinin emektar bayanları için yürüyorum. Gece eksi 5 derece bayrak asan bu partinin genç takımlar için, gençlik kolları için yürüyorum. 30-35 yıldır milletvekilliği ve belediye başkanlığı yapanların gençlerin önünü açacağı bir demokratik tüzük için yürüyorum. Artık 30-35 yıldır o işleri yapıp, koltukları kimseye bırakmayanların saltanatına son verip, gençlere fırsat eşitliği yapmak için bu yürüyüşü yapıyorum. Ümidini yitiren gençlerin, ümidini yeşertecek bir değişimin fitilini ateşlemek için bu yürüyüşü gerçekleştiriyorum” diye konuştu.
Yorumlar kapalı.